SAB Yönetim Kurulu Üyesi Ayhan Çalık, zorunlu sigortalardaki sigortalılık oranının artırılması gerektiğini kaydetti. “Bu branşlarda denetim sıkılaştırılmalı” diyen Çalık, sektörün fiyatlamaya odaklanmaktansa zorunlu sigortaların takibine yoğunlaşmasının çok daha yararlı olacağını belirtti.
Sigorta Acenteleri Derneği (SAB) Yönetim Kurulu Üyesi Ayhan Çalık, trafikte sigortasızlık oranının büyüdüğünü ifade etti. Hazine’nin nisan ayında trafik fiyatlarına tavan fiyat uygulaması getirerek ulaşmak istediği fiyat istikrarı hedefinin tutmadığını dile getiren Çalık, trafik sigortası poliçesi olmayan araç sayısı oranının %33’ten %35’e yükseldiğini aktardı.
“Sigortasız araçların karıştığı kazalarda, zarar gören kişilerin sigorta güvencesinden yoksun kalmaması ve bedeni zararlarının giderilmesi amacıyla devlet tarafından kurulan Güvence Hesabı’ndan bu yıl 256 milyon lira ödeme yapılmak zorunda kalındı” diyen Çalık, her ne kadar bu ödemeler sigortasız araç sahiplerine rücu edilecek olsa da, ödeme imkânı olmayanların fona maliyetinin sigortasızlık oranı ile doğru oranda arttığını belirtti.
“DENETİM YETERSİZ”
Diğer yandan Tehlikeli Maddeler ve Tehlikeli Atık Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasında sigortalılık oranın çok düşük olduğunu vurgulayan Çalık, “Her ne kadar Güvence Hesabı, bu poliçeleri yaptırmak zorunda olanları uyarsa da asıl sorun bu poliçeleri yaptırmak zorunda olanların takip dışında kalmasından kaynaklanmaktadır. Oysa nalburlarda boya ve tiner satışı yapılmakta, oto boyahanesi ve tamirhanelerde kimyasal ürün kullanılmakta, çeşitli sanayi bölgeleri dışında kimyasal maddelerle üretim yapan yerler ise kesinlikle denetlenmemektedir” dedi.
Bir diğer denetlenmeyen bir alanın ise “Motorlu Araçlarla İlgili Mesleki Faaliyette Bulunanların Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası” kapsamına giren otopark, oto bakım ve onarım yerleri ile oto yıkama yerleri gibi yerler olduğuna değinen Çalık, sözlerine şu şekilde devam etti: “Sitelerin ve AVM’lerin otoparkları, İstanbul’da İSPARK’lar ve özel oto servis istasyonları sigortasız yerlerin başında gelmektedir. Bu alanlarda sigorta eksikliği ve oluşan hasarların trafik sigortasından karşılanmaması, sigortalıları hakikate aykırı eylemde bulunmaya teşvik etmekte, hasar sokakta olmuş gibi yalan yanlış tutanaklar düzenlenmektedir.”
Zorunlu Kefalet Sigortası hakkında da açıklamalarda bulunan Çalık, “Başta konut ve devre mülk gibi kampanyalı, maketten yapılan satışlarda tüketiciler mağdur olmaktadırlar. Kampanyalı Satışlar Yönetmeliği’nin 8. maddesindeki ‘Satıcı veya sağlayıcı mal veya hizmeti teslim veya ifa edeceği tarihe kadar olan tüketicinin toplam ödemelerinin karşılığını sigorta ettirmek veya banka teminat mektubu vermek zorundadır’ hükmü ile sözleşmede olmasa dahi satıcının yerine getirmesi gereken bir ek edim öngörülmüştür. Oysa günümüzde TOKİ’ler dahil, inşaat şirketleri bu sigortayı yaptırmamakta, tüketiciler mağdur olmaktadır” diye konuştu.
Zorunlu sigortaların asıl amacını 3. şahısların, kamu mallarının, habitat hasarlarının karşılanması, sosyal adaletin sağlanması ve kamu yükünün azaltılması olarak tanımlayan Çalık, “O halde Sigortacılık Genel Müdürlüğü ve SAİK zorunlu sigortaların satışının çoğaltılması ve satılan poliçelerin devamlılığının takibi konusunda projeler geliştirmek zorundadır” dedi.
“ZORUNLU SİGORTALARIN TAKİBİNE ODAKLANILMALI”
Çalık, sigortalılık oranının artması için yapılabilecekleri şu şekilde sıraladı:
SAB olarak her türlü katkıyı sağlamaya hazır olduklarının altını çizen Çalık, sözlerini şöyle noktaladı:
“Bu temin edildiğinde pazar büyüyecek, acentelerin daha fazla satış yapma imkanı doğacak, sonuçta acente ve ülkemiz kazanacaktır.”
ÜLKEMİZDEKİ ZORUNLU SİGORTALAR