Risk mühendisliği alanında yetkin bireyler yetiştirmeyi hedefleyen Allianz Türkiye Akademi, Bahçeşehir Üniversitesi ile işbirliğine gitti.
Üniversite ve sektör işbirliğiyle yeni sinerjiler yaratmak, yeni nesil sigortacılar yetiştirerek sektöre nitelikli insan gücü kazandırmak amacıyla faaliyetlerini yürüten Allianz Türkiye Akademi, genç yetenekleri bulmak ve kazanmak üzere bir ilki gerçekleştirdi. Bahçeşehir Üniversitesi bünyesinde başlayan ve lisans düzeyindeki ilk olan ‘Risk Mühendisliği’ dersi, Allianz Türkiye çalışanlarından oluşan iç eğitmen kadrosu tarafından verilmeye başlandı.
Markalı ilk derse öğrencilerden yoğun talep
Yurt dışında günden güne daha fazla ilgi görmeye başlayan ancak Türkiye’de yeni duyulan bir alan olan risk mühendisliği konusunda yetkin bireyler yetiştirmeyi hedefleyen Allianz Türkiye Akademi, lisans düzeyinde ders vermek üzere Bahçeşehir Üniversitesi ile işbirliğine gitti. Daha önce yüksek lisans ve doktora düzeyinde münferit şekilde verilen benzer içerikli derslerin yetersizliğini tespit eden Allianz Türkiye Akademi’nin, lisans düzeyinde açtığı ‘Allianz Risk Mühendisliği’ dersine 35 öğrenci kaydoldu. Bahçeşehir Üniversitesi Mühendislik Fakültesi üçüncü ve dördüncü sınıf öğrencilerine seçmeli olarak açılan ‘Risk Mühendisliği’ dersi yoğun ilgi görürken daha önce 30 olarak belirlenen öğrenci kotası da 35’e çıkarıldı.
Öğrenciler Allianz Tower’da laboratuvar eğitimi de alacak
Yabancı uyruklu ve değişim öğrencilerinin de katıldığı, İngilizce işlenen dersler Allianz Türkiye Akademi’nin konusunda uzman 10 ayrı iç eğitmeni tarafından veriliyor. 5 Şubat tarihinde Bahçeşehir Üniversitesi’nin Beşiktaş kampüsünde başlayan dersler kapsamında öğrenciler Allianz Türkiye’nin bilgi birikiminden faydalanma imkânı buluyor.
Sigortacılık faaliyetlerinde en önemli bilgilerin en yaygın görülen hasar örnekleriyle birlikte anlatıldığı dersler sırasında öğrenciler Allianz Tower’da da ağırlandı ve laboratuvarda eğitim aldıktan sonra “Sarsma Masası ile Deprem ve Bina Modeli Davranışı Deneyi”ne katıldı.
Toplam 14 hafta sürecek
14 hafta sürecek program sırasında bir vize, bir proje ve bir finalden sorumlu olan öğrenciler, ayrıca saha ziyareti de yaparak bir tesisin yangın, deprem gibi olası risklere karşı durumlarını uzman gözüyle analiz edecekleri bir deneyim de yaşayacaklar. Öğrenciler, Sigortacılıkta Risk Yönetimi’nin önemi ve nasıl uygulandığına dair genel bilgi sahibi olduktan sonra endüstriyel tesislerde karşı karşıya olunan başta yangın riski olmak üzere, deprem, yer kayması, sel-su baskını, kar ağırlığı, hırsızlık, nakliyat, iş güvenliği ve işçi sağlığı ile mühendislik ve enerji konularındaki risk analiz kriterlerinin neler olduğunu ve bu kriterlerin uygulama esaslarını ana hatlarıyla öğrenecekler. Risklerin gerçekleşmesi durumunda olası hasar oranlarının nasıl hesaplanacağına dair temel bazı yöntemleri de kullanabilecekler.
Risk Mühendisliği nedir?
Risk Mühendisliği kavramı, özellikle sigorta şirketlerinin taşıyacakları risklerin neler olduğunun önceden belirlenmesi, bu risklerin seviyelerinin ölçülmesi ve poliçeleşmenin hangi koşullarda yapılması gerektiğinin belirlenmesi amacıyla doğmuştur. Aslında risk analizi ve sigorta (risk transferi) kavramları, işletmelerin faaliyetlerini kesintisiz olarak sürdürebilmesini sağlamak için oluşturulan risk yönetimi sürecinin önemli adımlarından yalnızca ikisidir. Olasılık ve etki kriterleri ile ölçülebilen riskler, yeterli seviyede önlem alınarak azaltılmadıkları veya tamamen ortadan kaldırılamadıkları sürece işletmeleri iflasa kadar götürebilecek önemli sonuçlar doğurabilir.
